Pasif agresyon kavramı ilk kez, İkinci Dünya Savaşı sırasında subaylar tarafından verilen komutlara karşı çıkmayan fakat komutları tam olarak yerine getirmeyen askerleri tanımlamak için kullanılmıştır (1). Esasında pasif agresyon, öfke duygusunu ifade etmenin gizli bir yolu olarak özetlenebilir. Gündelik yaşamda hayatta kalabilmenin temel yolu her ne kadar iletişimden ve duygu düşüncelerimizi ifade etmekten geçse de, pasif agresif davranış kalıbını kullanan kişiler iç dünyasında agresif duygu ve düşünceler barındırırlar, fakat sözlü olarak ifade edemezler. Bu duyguları ifade edememenin yetiştiğimiz çevre, öğretilerimiz, duyguları ifade etme konusundaki düşüncelerimiz gibi birden fazla sebebi olabilir. İfade edilmeyen duygular, unutma, surat asma, işleri erteleme, geciktirme, alaycı dil kullanma gibi pasif agresif davranışlar olarak adlandırılabilecek davranışlarla kendini gösterebilir.
Özellikle iş ortamında pasif agresif davranışlara rastlamak sıklıkla mümkündür. Kişiler öfkelerini ifade edip yüz yüze çatışma yaşamaktansa, kritik bilgileri saklamak, işleri ağırdan almak, ertelemek, sessiz kalmak, oyalamak, başkalarını suçlamak, son teslim tarihini kaçırmak, görevler için sorumluluktan kaçmak, göz temasını azaltmak, kişileri veya işleri görmezden gelmek gibi pasif agresif davranışlarla öfkelerini gizli bir şekilde ifade edebilmektedirler (2). Pasif agresif kişiler öfkeyi sözlü olarak reddedebilirler, kızgın olup olmadıkları sorulduğunda, cevapları genelde hayır olabilir. Öfkeyi kabul etmenin zor olması nedeniyle, geri çekilme ve somurtma gibi davranışlar ile öfkenin deneyimlendiği gözlemlenebilir. Pasif agresyon ile tepkilerini deneyimleyen kişiler, dışarıdan bakıldığında işbirlikçi olabilirler ve bir iş yapılması gerektiğinde ‘tamam, yapacağım’ diyerek tepki verebilirler, bunun yanında davranışsal olarak o eylemi gerçekleştirmeyi geciktirebilirler. Pasif agresif davranış kalıbını kullanan kişilerin duygu ile doğrudan yüzleşmenin zor olduğu göz önüne alındığında, bu kişiler yüz yüze iletişimden kaçınmaya sebebiyet veren sosyal medya uygulamaları kullanmaya meyilli olabilirler (belirsiz sosyal medya gönderileri, saldırganca e-postalar gibi). Kişilerin bahane bulmaya sıklıkla başvurduğu görülebilir, makul mazeretler listeleri bir hayli dolu olabilir (3).
Pasif agresif davranışlarda bulunan kişiler bilinçli olarak farkında olabildikleri gibi bu tutum ve davranışlarını hiç farkında olmayadabilirler. Fakat, kasıtlı ve isteyerek olmasa bile, bu tutum ve davranışların, kişinin günlük yaşamındaki işlevselliğinde olumsuz etkilere yol açtığını söylemek mümkündür. Kişinin pasif agresif davranışları sonrası iş ortamında verimliliği düşebilir, normalde gösterebileceği başarının altında performans gösterebilir ve böylelikle uzun vadede iş hayatı olumsuz etkilenebilir. Aynı şekilde kişinin özel hayatında ikili ilişkileri bozulabilir; romantik bir ilişkide partneri görmezden gelmek, suçlamak, sessiz kalmak, tartışmadan kaçınmak gibi pasif agresif davranışlar kısa vadede çatışmadan kaçınmayı sağlasa da uzun vadede bu dinamikler ilişki için çok daha yıkıcı bir etkiye sahip olabilir (4). Kısacası, kişi aslında kendisini sabote eder hale gelebilir.
Kişilerin pasif agresif davranış kalıbını etkili bir şekilde yönetebilmesi ve değiştirebilmesi için ilk adım farkındalıktır. Kişinin bu tutum ve davranış kalıplarını erkenden fark etme, gizli öfkeyi dikkatlice açığa çıkarma ve yönetebilme becerileri kazanması gerekmektedir (3). Kişi doğru iletişimle ve yapıcı yollarla kendini ne kadar güvende ve rahat hissederse pasif agresyon tutum ve davranışları da o kadar azalabilir. İletişim kalıplarını fark etmek ve bunun üzerine çalışmak yararlı bir adım olabilir. Kişiler bu konu üzerinde terapi desteği alarak yapıcı bir iletişim tarzı kurmayı öğrenebilir, duygular üzerine çalışmalar gerçekleştirilebilirler. Böylelikle pasif agresif davranış kalıbının yerini daha işlevsel, günlük hayatını sekteye uğratmak yerine kolaylaştıran bir davranış kalıbının alması daha mümkün hale gelebilir.
Kaynakça
Christopher J. Hopwood & Aidan G. C. Wright (2012): A Comparison of Passive–Aggressive and Negativistic Personality Disorders, Journal of Personality Assessment, 94(3), 296-303.
Biçer, C. (2020). Timsah gözyaşları dökme: İşyerlerinde Pasif-Agresif Çalışanlarla Nasıl Baş Edilir?. KAÜİİBFD, 11(22), 669-679.
Whitson, S. (2020) 6 Steps for Changing Passive-Aggressive Behavior: Part 2: How to use the steps of benign confrontation. https://www.psychologytoday.com/us/blog/passive-aggressive-diaries/202006/6-steps-changing-passive-aggressive-behavior#_= sitesinden alınmıştır. Erişim Tarihi: 20 Ağustos 2021.
Whitson, S. (2013). Confronting Passive Aggressive Behavior: Strategies to identify and change hidden hostility in a relationship. https://www.psychologytoday.com/us/blog/passive-aggressive-diaries/201805/confronting-passive-aggressive-behavior-social-media sitesinden alınmıştır. Erişim Tarihi: 20 Ağustos 2021.
Comments